Kanat ~ قناد
Kamus-ı Türki - Kanat ~ قناد maddesi. Sayfa: 1084 - Sira: 6
قناد Kanat osmanlıca ne demek, قناد anlamı.. Osmanlıca sözlükler kamus-ı türki şemsettin sami sözlüğünde قناد Kanat maddesi
Kanat ~ قناد güncel sözlüklerde anlamı:
KANAT ::: (C.: Kanavât) Yeraltına döşenmiş olan künk. Küçük kanal, su borusu. * Sopa, mızrak.
kanat ::: (a. i. c. : kanavât) : 1) yer altında bulunan künk, suyolu. 2) anat. kanal.
kannâd ::: (a. i.) : şeker yapan, şekerci.
Kanat :::
- Kuşlarda ve böceklerde uçmayı sağlayan organ
Örnek: Kuşun kanatlarını kısıp bir taş parçası gibi yere süzüldüğü gözümün önündedir. M. Ş. Esendal - Balıklarda yüzgeç.
- Bir uçağın havada durmasını sağlayan taşıyıcı aerodinamik güçlerin etkilediği yatay yüzey.
- Kapı, pencere, dolap gibi dikine açılıp kapanan şeylerin kapağı
- Yan, taraf.
- Meclis, parti vb. topluluklarda düşünce yönünden özellik gösteren taraflardan her biri.
- Fırıldak biçiminde olan şeylerde kol.
- Angıç.
- 1. Zar biçiminde herhangi bir uzantı. 2. Böceklerin uçma organı. 3. Kuşlarda ve yarasalarda uçmaya yarayacak biçimde değişmiş olan yapılar.T. : cenâh
kanât ::: yeraltı su kanalı
kannâd ::: şekerci
kanat ::: yeraltına döşenmiş olan künk , küçük kanal , su borusu , sopa , mızrak
kanât ::: yeraltı su kanalı
kannâd ::: şekerci
kanat ::: (a. i. c. : kanavât) 1) yer altında bulunan künk, suyolu. 2) anat. kanal.
kannâd ::: (a. i.) şeker yapan, şekerci.
kanat ::: kol, taraf, yan
KANAT :::