Çağdaş Sözlük

Kânûn ~ قانون

Kamus-ı Türki - Kânûn ~ قانون maddesi. Sayfa: 1041 - Sira: 17

قانون Kânûn osmanlıca ne demek, قانون anlamı.. Osmanlıca sözlükler kamus-ı türki şemsettin sami sözlüğünde قانون Kânûn maddesi

Kânûn ~ قانون güncel sözlüklerde anlamı:

KANUN ::: (C.: Kavânin) Herkesin uyması için devletin teşri kuvveti tarafından konulan her türlü meşru nizam, kaide, emir, nehiy ve yasaklar. * Kaziye-i külliye. Kâinatta Allah'ın koyduğu değişmez nizam.

KaNUN ::: Ocak. Ateş yanan yer. Zaman. * Kış mevsimi. * Sakil, ağır adam. * Kış mevsiminin ilk iki ayı. * Mangal. Soba.

Kanun ::: ("ka" uzun okunur. a. i. c. : kavânîn) : 1) devletin teşri' (* yasama) kuvveti tarafından herkesçe uyulmak üzere konulan her türlü nizam, kaide, * kural. 2) her hangi bir mevzu üzerindeki kanunu taşıyan kitap.

kanûn-ı askeri ::: huk. askerlik kanunu, fr. loi militaire.

kanûn-ı ceza ::: huk. ceza kanunu, fr. code penale.

kanûn-ı esâsı ::: huk. fr. loi de constitution.

kanûn-ı mahsûs ::: huk. husûsi, * özel kanun, fr. oi speciale.

kanun.ı medeni ::: huk. medenî kanun, fr. loi eivile.

kanûn-ı Muhammedi ::: Fâtih Sultan Mehmet zamanında yapılmış olan kanunnâme.

kanûn-ı ticâret ::: huk. ticâret kanunu, fr. code de commerce. 3) tabiat hâdiselerinin bağlı göründükleri ve dışına çıkamadıkları düzen : cisimlerin düşme kanunu. gibi. 4) âdet, yol, yordam.

kanûn-i kadim ::: eski âdet.

kanun-üş-şifâ' ::: İbn-i Sina'nın eski hekimliğe dâir olan esen.5) müz. ilk defa olarak Fârâbî tarafından yapıldığı söylenilen, bir köşesi kesik dik dörtgen şeklinde ve dizler üzerinde parmaklarla çalınan bir çalgı.

kânun ::: (a. i.) : 1) ateş ocağı. 2) soba. 3) mangal. 4) bir şeyin tutuşup yandığı yer. 5) kış mevsiminin ilk iki ayı : (Aralık, Ocak) : kânûn-ı evvel (ilk kânun) : Aralık ayı.

kânûn-ı sânî ::: (ikinci kânun) : Ocak ayı.

kanun ::: uyulması gereken kesin kural.

Kanun :::


  1. Yasa.

  2. Geçerli olan kural
    Örnek: Dünyanın en büyük kanunu, nefsini müdafaa ve muhafaza etmek için karnını doyurmaktır. A. Ş. Hisar

  3. Dikdörtgen biçiminde, bir köşesi kesik, yassı bir sandık üzerine gerilmiş tellerden oluşan, tırnak adı verilen çalgıçlarla çalınan ince saz çalgısı.

  4. Eski takvimde yer alan kânunusani, kânunuevvel ay adlarında geçen "ateş ocağı" anlamındaki söz

  5. Doğa olaylarının oluş nedenlerini ortaya koyan ve gelecekteki olayları önceden kestirme olanağı veren bağıntı; Newtonkanunu, Keplerkanunları.

  6. 1. Olayların gidişinde olağandışına yer vermeyen, değişmezlik ve zorunluluk gösteren kura2. Devletlerin yasama gücü tarafından konulan, herkesin uyması zorunlu olan yaptırıma bağlı kuralların her biri.

kânûn ::: devletin yasama kuvveti tarafından herkesçe uyulmak üzere konulan her türlü nizam , kaide , ocak , mangal , aralık ve ocak ayları

kânun ::: yasa , yol yordam

kanun ::: ‬yasa

kanun ::: yol yordam

kânûn ::: ‬ocak

kânûn ::: mangal

kânûn ::: Aralık ve Ocak ayları

Kanun ::: (

Kanun ::: Anayasanın yetkili kıldığı organ tarafından bir şekilde ve bu ad altında tespit edilmiş bulunangenel, sürekli ve soyut hukuk kurallarıdır.

Kanun ::: Anayasanın yetkili kıldığı organ tarafından bir şekilde ve bu ad altında tespit edilmiş bulunangenel, sürekli ve soyut hukuk kurallarıdır.

kanun ::: yasa

kanun :::

anayasanın yetkili kıldığı organ tarafından bir şekilde ve bu ad altında tespit edilmiş bulunangenel, sürekli ve soyut hukuk kuralları

KANUN :::

(C.: Kavânin) Herkesin uyması için devletin teşri kuvveti tarafından konulan her türlü meşru nizam, kaide, emir, nehiy ve yasaklar. * Kaziye-i külliye. Kâinatta Allah'ın koyduğu değişmez nizam

KÂNUN :::

Ocak. Ateş yanan yer. Zaman. * Kış mevsimi. * Sakil, ağır adam. * Kış mevsiminin ilk iki ayı. * Mangal. Soba