asabe ~ عصبه
Kamus-ı Türki - asabe ~ عصبه maddesi. Sayfa: 938 - Sira: 19

عصبه asabe osmanlıca ne demek, عصبه anlamı.. Osmanlıca sözlükler kamus-ı türki şemsettin sami sözlüğünde عصبه asabe maddesi
asabe ~ عصبه güncel sözlüklerde anlamı:
ASABE ::: Kuvvet, şiddet. * Bir tek sinir. * Baba tarafından akraba olanlar. * Bir kimseye yardım ve takviye eden akrabası takımı. * Fık: Eshab-ı Feraiz, hisselerini aldıktan so a geri kalanı, terekeyi alan kimse. (Babası ve evladı olmayan kimseye vâris olan.)
asabe ::: (a. i. c. : asabât) : 1) bir tek sinir. 2) baba tarafından akraba olanlar. 3) şer'an, miras alamayan akraba. 4) birinin fırkası ve avenesi.
ASABE ::: Hak sâhiplerine paylarını veriniz. Arta kalan asabeye âittir. (Hadîs-i şerîf-Buhârî)
Kendileri Eshâb-ı ferâizden iken erkek kardeşleri ile berâber bulunduklarında asabe olan kadınlar şunlardır: Kızlar, oğlun kızları, anababa bir kız kardeşler ve baba bir kız kardeşler. Oğul en kuvvetli asabe olup, oğul bulunduğu zaman, diğer asabelerin hiç biri asabe olmaz. (Mevkûfât)
asabe ::: baba tarafından akraba olanlar
asabe ::: (a. i. c. : asabât) 1) bir tek sinir. 2) baba tarafından akraba olanlar. 3) şer'an, miras alamayan akraba. 4) birinin fırkası ve avenesi.
ASABE :::