Çağdaş Sözlük

Abûs ~ عبوس

Kamus-ı Türki - Abûs ~ عبوس maddesi. Sayfa: 927 - Sira: 4

عبوس Abûs osmanlıca ne demek, عبوس anlamı.. Osmanlıca sözlükler kamus-ı türki şemsettin sami sözlüğünde عبوس Abûs maddesi

Abûs ~ عبوس güncel sözlüklerde anlamı:

ABUS ::: Çatık çehreli. asık yüzlü. Yüzü ekşi.

abûs ::: (a. s. ubûset'den.) : somurtkan.

abûs - ül - vech ::: suratı asık, asık suratlı.

ubûs ::: (a. i.) : yüz ekşiliği, çatık çatıklığı, somurtkanlık.

abus ::: somurtan, surat asan.

Abus :::


  1. Somurtkan.

  2. Somurtkan, çatık, asık (yüz)
    Örnek: Abus çehreli bir adamın ne namazı ne niyazı ne zekâtı ne orucu makbuldür. Ö. Seyfettin

  3. Niteliği bilinmeyen, garip, acayip
    Örnek: Genç, esmer kız tahayyül ediyor, zihninde müphem hayallere karışan abus suallere cevap veremiyordu. Ö. Seyfettin

abûs ::: somurtkan

abus ::: asık yüzlü

abûs ::: ‬somurtkan

ubûs ::: (a. i.) yüz ekşiliği, çatık çatıklığı, somurtkanlık.

abus ::: acayip, garip, somurtkan

ABUS :::

Çatık çehreli. asık yüzlü. Yüzü ekşi