Dâhil ~ داخل
Kamus-ı Türki - Dâhil ~ داخل maddesi. Sayfa: 596 - Sira: 6
داخل Dâhil osmanlıca ne demek, داخل anlamı.. Osmanlıca sözlükler kamus-ı türki şemsettin sami sözlüğünde داخل Dâhil maddesi
Dâhil ~ داخل güncel sözlüklerde anlamı:
DaHiL ::: İçeri. İç. İçinde. İçeri girmiş.
DAHiL ::: Yabancı, sığınan, sığınmış. Muhacir. * Birisinin içyüzü, niyet ve mezhebi. Dâhil ve içerde. Birisinin bütün gizli ve sırlı işlerine vâkıf olan dost ve hemdemi. * Evvelâ alâkasız olup so adan bir cemaate dâhil olan. * Edb: Başka bir dilden olup, so adan diğer bir dile geçen kelime. * Tıb: Vücud âzalarında birbirine girmiş ve sokulmuş olan mafsallar.
DAHiL ::: (Bak: Dahl-Dehal) Girmek, karışmak. Dokunmak. Taarruz etmek, müdâhale eylemek.
DAHiL ::: Hayrette kalan kimse.
dâhil ::: (a. s.) : iç, içeri, içinde, içeri girmiş. Hareket-i dâhil : ilmiye sınıfında ilk derece. İbtidâ-i dâhil : medresede başlangıç.
dahil ::: (a. s. dühûl'den) : yabancı, sığıntı, sığınan, sığınmış.
dâhil ::: iç, içeri, içinde.
dahîl ::: yabancı, sığıntı.
Dahil :::
- İç, içeri
Örnek: Bütün bu şeraitten daha elim ve daha vahim olmak üzere memleketin dâhilinde iktidara sahip olanlar... Atatürk - İçinde, ... ile birlikte
Örnek: Bütün bu insanlar, amcası dâhil tiyatroda perdenin açılmasını bekler gibidir. T. Buğra - Bir işe karışmış olma, karışma.
- Osmanlılarda bilginler sınıfına (ilmiyeye) özgü bir aşama.
dâhil ::: iç , içeri , içinde
dahîl ::: yabancı
dâhil ::: iç
dâhil ::: içeri
dâhil ::: (a. s.) iç, içeri, içinde, içeri girmiş. Hareket-i dâhil : ilmiye sınıfında ilk derece. İbtidâ-i dâhil : medresede başlangıç.
dahil ::: (a. s. dühûl'den) yabancı, sığıntı, sığınan, sığınmış.
dahil ::: iç
dâhil ::: iç, içeri
DAHÎL :::
DAHİL :::
DÂHİL :::