Çağdaş Sözlük

Cebbâr ~ جبار

Kamus-ı Türki - Cebbâr ~ جبار maddesi. Sayfa: 469 - Sira: 18

جبار Cebbâr osmanlıca ne demek, جبار anlamı.. Osmanlıca sözlükler kamus-ı türki şemsettin sami sözlüğünde جبار Cebbâr maddesi

Cebbâr ~ جبار güncel sözlüklerde anlamı:

CEBBAR ::: (Sıfat-ı İlahiyedendir) İstediğini mutlak yapan, dilediğine muktedir olan. Büyüklük, azamet ve kudret sahibi. İmar eden Cenab-ı Hak. Kullarını ıslah edip tevbeye götüren Allah Teâlâ Hz.leri (C.C.) * Zâlim, gaddar, müstebid, mütemerrid insanlar da bu sıfatla tavsif edilir. Meselâ; Cengiz, cebbar ve gaddar bir devlet adamı idi. * Koz: Gökyüzünün cenubunda bulunan bir yıldız kümesi.

cebbar ::: (a. s. cebr'clen. c. : cebâbire) : 1) cebredici, zorlayıcı, zorba. 2) kuvvet ve kudret sahibi, Allah. 3) erkek adı. 4) becerikli [kadın], 5) i. gökyüzünün güneyinde bulunan bir yıldız kümesi.

Cebbâr ::: istediğini mutlaka yaptıran Allah.

cebbar ::: cebreden, zorba.

CEBBaR ::: Allahü teâlâ Kur'ân-ı kerîmde meâlen buyurdu ki:

... Allahü teâlâ Müheymindir (her şeyi gözetip koruyandır), Azîzdir (hükmünde gâlibdir), Cebbârdır, Mütekebbirdir (kibriyâ ve azamete büyüklüğe ancak o müstehaktır). Allah müşriklerin koştukları ortaklardan münezzehtir (uzaktır). (Haşr sûresi: 23)

Cebbâr (olan Allahü teâlâ) kıyâmet günü mülkü olan gökleri ve yerleri eline (kudretine) alır ve buyurur ki: Cebbâr benim, Melik benim. Hani cebbârlar, mütekebbirler (kendilerini büyük görenler) nerede? (Hadîs-i şerîf-Sünen-i İbn-i Mâce)

Sabah ve akşam el-Cebbâr ismi şerîfini okumaya devâm eden kimse zâlimlerin zulmünden korunmuş olur. Yolculukta da olsa zarar görmez. (Yûsuf Nebhânî)

2. Kibirli, zorba, gaddâr.

Allahü teâlâ Kur'ân-ı kerîmde meâlen buyurdu ki:

O peygamberler düşmanları üzerine Allah'tan zafer istediler ve her inatçı cebbâr da hüsrâna uğradı. (İbrâhim sûresi: 15)

Cennet ile Cehennem şöyle münâkaşa ettiler. Cehennem; bende cebbârlar, mütekebbirler var dedi. Cennet de bende Allah'tan korkan, zaîfler ve fakirler var dedi. Bunun üzerine Allahü teâlâ bunların dâvâlarını şu sûretle halletti: "Ey Cennet! Sen benim rahmetimsin. Seninle dilediğime rahmet ederim. Ey Cehennem, sen de benim azâbımsın. İstediğime seninle azâb ederim. Her ikinizi de doldurmak bana âittir. (Hadîs-i şerîf-Müslim, Riyâz-üs-Sâlihîn)

İnsanlar kibirlene kibirlene cebbârlar sırasına geçer. Cebbârın başına gelen azâb onların da başına gelir. (Hadîs-i şerîf-Tirmizî, İbn-i Mâce)

CEBBaR ::: Allahü teâlâ Kur'ân-ı kerîmde meâlen buyurdu ki:

... Allahü teâlâ Müheymindir (her şeyi gözetip koruyandır), Azîzdir (hükmünde gâlibdir), Cebbârdır, Mütekebbirdir (kibriyâ ve azamete büyüklüğe ancak o müstehaktır). Allah müşriklerin koştukları ortaklardan münezzehtir (uzaktır). (Haşr sûresi: 23)

Cebbâr (olan Allahü teâlâ) kıyâmet günü mülkü olan gökleri ve yerleri eline (kudretine) alır ve buyurur ki: Cebbâr benim, Melik benim. Hani cebbârlar, mütekebbirler (kendilerini büyük görenler) nerede? (Hadîs-i şerîf-Sünen-i İbn-i Mâce)

Sabah ve akşam el-Cebbâr ismi şerîfini okumaya devâm eden kimse zâlimlerin zulmünden korunmuş olur. Yolculukta da olsa zarar görmez. (Yûsuf Nebhânî)

2. Kibirli, zorba, gaddâr.

Allahü teâlâ Kur'ân-ı kerîmde meâlen buyurdu ki:

O peygamberler düşmanları üzerine Allah'tan zafer istediler ve her inatçı cebbâr da hüsrâna uğradı. (İbrâhim sûresi: 15)

Cennet ile Cehennem şöyle münâkaşa ettiler. Cehennem; bende cebbârlar, mütekebbirler var dedi. Cennet de bende Allah'tan korkan, zaîfler ve fakirler var dedi. Bunun üzerine Allahü teâlâ bunların dâvâlarını şu sûretle halletti: "Ey Cennet! Sen benim rahmetimsin. Seninle dilediğime rahmet ederim. Ey Cehennem, sen de benim azâbımsın. İstediğime seninle azâb ederim. Her ikinizi de doldurmak bana âittir. (Hadîs-i şerîf-Müslim, Riyâz-üs-Sâlihîn)

İnsanlar kibirlene kibirlene cebbârlar sırasına geçer. Cebbârın başına gelen azâb onların da başına gelir. (Hadîs-i şerîf-Tirmizî, İbn-i Mâce)

Cebbar :::


  1. Kudret sahibi, Tanrı.

  2. Gökyüzünün güneyinde bulunan bir yıldız kümesi.

  3. Becerikli, açıkgöz (kadın).

  4. Zorlayıcı, zorba.

cebbâr ::: zorba , zalim , güçlü

cebbâr ::: ‬zorba

cebbâr ::: güçlü

cebbâr ::: Tanrı

cebbâr ::: tuttuğunu koparan

cebbâr ::: becerikli

cebbar ::: (a. s. cebr'clen. c. : cebâbire) 1) cebredici, zorlayıcı, zorba. 2) kuvvet ve kudret sahibi, Allah. 3) erkek adı. 4) becerikli [kadın], 5) i. gökyüzünün güneyinde bulunan bir yıldız kümesi.

cebbar ::: zorba

CEBBAR :::

(Sıfat-ı İlahiyedendir) İstediğini mutlak yapan, dilediğine muktedir olan. Büyüklük, azamet ve kudret sahibi. İmar eden Cenab-ı Hak. Kullarını ıslah edip tevbeye götüren Allah Teâlâ Hz.leri (C.C.) * Zâlim, gaddar, müstebid, mütemerrid insanlar da bu sıfatla tavsif edilir. Meselâ; Cengiz, cebbar ve gaddar bir devlet adamı idi. * Koz: Gökyüzünün cenubunda bulunan bir yıldız kümesi.