Tecâvüz ~ تجاوز
Kamus-ı Türki - Tecâvüz ~ تجاوز maddesi. Sayfa: 381 - Sira: 2

تجاوز Tecâvüz osmanlıca ne demek, تجاوز anlamı.. Osmanlıca sözlükler kamus-ı türki şemsettin sami sözlüğünde تجاوز Tecâvüz maddesi
Tecâvüz ~ تجاوز güncel sözlüklerde anlamı:
TECAVüZ ::: Haddini aşma. Söz veya hareketle ileri gitme. * Aleyhine hareket etme. * Zorlama. * Geçme. * Sataşma, saldırma, sarkıntılık.
tecâvüz ::: (a. i. cevâz'dan. c. : tecâvüzât) : 1) ötesine geçme, sınırı aşma, atlama. 2) saldırma, sataşma, sarkıntılık. 3) el uzatma, başkasının hakkına dokunma.
tecâvüz ::: (a. i. cevâz'dan. c. : tecâvüzât) : 1) ötesine geçme, sınırı aşma, atlama. 2) saldırma, sataşma, sarkıntılık. 3) el uzatma, başkasının hakkına dokunma.
tecâvüz ::: sınırı aşma, saldırma.
Tecavüz ::: 1.Ötesine geçme, sınırı aşma 2.Saldırı
Tecavüz :::
- Hücum etme, saldırma, saldırı, saldırış
Örnek: Çekler bir Alman tecavüzü karşısında mutlaka silaha sarılacaklardır. Y. K. Karaosmanoğlu - Namusuna saldırma, sarkıntılık.
- Başkasının hakkına el uzatma.
- Aşma, ötesine geçme.
- taşkınlık, saldırı. ~ ün (müdâhalenin) men'i da vâsi: taşkınlığın, elatmanın giderilmesi arancı, dilemi.
tecâvüz ::: saldırma , haddini aşma , sataşma , sınırı geçme
tecâvüz ::: haddini aşma
tecâvüz ::: sınırı geçme
tecâvüz ::: sarkıntılık etme
tecâvüz ::: (a. i. cevâz'dan. c. : tecâvüzât) 1) ötesine geçme, sınırı aşma, atlama. 2) saldırma, sataşma, sarkıntılık. 3) el uzatma, başkasının hakkına dokunma.
tecâvüz ::: (a. i. cevâz'dan. c. : tecâvüzât) 1) ötesine geçme, sınırı aşma, atlama. 2) saldırma, sataşma, sarkıntılık. 3) el uzatma, başkasının hakkına dokunma.
tecavüz ::: saldırı, sarkıntılık
TECAVÜZ :::