Çağdaş Sözlük

Enkâz ~ انقاض

Kamus-ı Türki - Enkâz ~ انقاض maddesi. Sayfa: 180 - Sira: 16

انقاض Enkâz osmanlıca ne demek, انقاض anlamı.. Osmanlıca sözlükler kamus-ı türki şemsettin sami sözlüğünde انقاض Enkâz maddesi

Enkâz ~ انقاض güncel sözlüklerde anlamı:

ENKAZ ::: Yıkıntı, yıkılmış şeyin artıkları. Harabenin parçaları.

enkaz ::: ("ka" uzun okunur. a. i. nukz'un c.) : 1) bina yıkıntıları, yıkıntı moloz. 2) eski hayvanların bakiyeleri.

enkaz-ı beşer ::: insan yıkılmaları.

enkaz-ı remînıe ::: kazaya uğramış ve esaslı kısımları dağılmış gemi ve tekne bozuntuları.

enkaz-ı ümmîd ::: ümit yıkıntısı.

inkıbâzî ::: (a. s.) : inkıbazla ilgili.

enkaz ::: yıkıntı.

Enkaz :::


  1. Yıkıntı, döküntü, çöküntü
    Örnek: Enkaz hâlini bulmuş olan o bina az zaman içinde, boyalı, badanalı, yepyeni meydana çıktı. R. H. Karay

enkâz ::: yıkıntı , harabenin parçaları

enkâz ::: ‬yıkıntı

enkaz ::: (

inkıbâzî ::: (a. s.) inkıbazla ilgili.

Enkaz ::: Bina yıkıntıları; yıkıntı; moloz; eski hayvanların bakiyeleri

Enkaz ::: Bina yıkıntıları; yıkıntı; moloz; eski hayvanların bakiyeleri

enkaz ::: döküntü, harabe, harabelik, yıkıntı

enkaz :::

bina yıkıntıları; yıkıntı; moloz; eski hayvanların bakiyeleri

ENKAZ :::

Yıkıntı, yıkılmış şeyin artıkları. Harabenin parçaları