Tefekkür ~ تفكر
Kamus-ı Türki - Tefekkür ~ تفكر maddesi. Sayfa: 422 - Sira: 13
تفكر Tefekkür osmanlıca ne demek, تفكر anlamı.. Osmanlıca sözlükler kamus-ı türki şemsettin sami sözlüğünde تفكر Tefekkür maddesi
Tefekkür ~ تفكر güncel sözlüklerde anlamı:
TEFEKKüR ::: Fikretmek. Düşünmek. Fikri harekete getirmek.(Tefekkür, gafleti izale eder. Dikkat, teemmül; evham zulümâtını dağıtıyor. Lâkin nefsinde, bâtınında, hususi ahvâlinde tefekkür ettiğin zaman derinden derine tafsilât ile tetkikat yap. Fakat afâkî, haricî, umumî ahvalâta teemmül ettiğin vakit sathî, icmalî düşün, tafsilâta geçme. Çünkü icmalde, fezlekede olan kıymet ve güzellik, tafsilâtında yoktur. Hem de âfâkî tefekkür, dipsiz denize benziyor; sahili yoktur. İçine dalma boğulursun. Arkadaş! Nefsî tefekkürde tafsilâtlı, âfâkî tefekkürde ise icmâlî yaparsan, vahdete takarrüb edersin. Aksini yaptığın takdirde kesret fikrini dağıtır. Evham seni havalandırır. Enaniyetin kalınlaşır. Gafletin kuvvet bulur, tabiata kalbeder. İşte dalâlete îsal eden kesret yolu budur. M.N.)"Bir saat tefekkür, bir sene nâfile ibadetten hayırlıdır" (Hadis-i şerif meâli) (Bak: Ülfet)
tefekkür ::: (a. i. fikr'den. c. : tefekkürât) : düşünme, zihin yorma; düşünülme.
tefekkür ::: fikretme, düşünme.
TEFEKKüR ::: Allahü teâlâ Kur'ân-ı kerîmde meâlen buyurdu ki:
Onlar (o selîm akıl sâhipleri öyle insanlardır ki) ayakta iken, otururken, yanları üstünde (yatar) iken (hep) Allah'ı hatırlayıp anarlar ve göklerin, yerin yaratılışı hakkında tefekkür ederler. (Bu tefekkür edenler şöyle derler;) "Ey Rabbimiz! Sen bunları boşuna yaratmadın. Sen (bundan) pâk ve münezzehsin. Bizi ateşin azâbından koru." (Âl-i İmrân sûresi: 191)
İşte biz tefekkür eden bir kavim (topluluk) için âyetleri (delilleri) böyle açıklarız. (A'râf sûresi: 24)
Varlıklardaki nizâmı tefekkür ederek Allahü teâlâya îmân ediniz. (Hadîs-i şerîf-Berîka)
İnsanın günahlarını tefekkür etmesi ve bunlara tövbe etmesi, tâatlarını, ibâdetlerini düşünüp bunlara da şükr etmesi lâzımdır. Mahlûklardaki (yaratılmışlardaki) ve kendi bedenindeki ince san'atları, düzenleri, birbirlerine olan bağlılıklarını tefekkür ederek de Allahü teâlânın büyüklüğünü anlaması lâzımdır. Aklı başında olan kimsenin tefekkür vazifesini hiç ihmâl etmemesi lâzımdır. Allahü teâlâ hiçbir şeyi bâtıl yâni boş, faydasız yaratmamıştır. İnsanların anlayamadıkları, göremedikleri faydalar, anlayabildiklerinden kat kat daha çoktur. Tefekkür dört türlü olur demişlerdir. Allahü teâlânın mahlûklarındaki güzel san'atları, faydaları tefekkür etmek, O'na inanmağa ve sevmeye sebeb olur. O'nun vâd ettiği sevâbları tefekkür etmek, ibâdet yapmaya sebeb olur. O'nun haber verdiği azâbları tefekkür etmek, O'ndan korkmaya, kimseye kötülük yapmamaya sebeb olur. O'nun nîmetlerine, ihsânlarına karşılık nefsine uyarak günâh işlediğini, gaflet (Allahü teâlâyı unutma hâli) içinde yaşadığını tefekkür etmek, Allah'tan hayâ etmeye, utanmaya sebeb olur. Allahü teâlâ yerlerde ve göklerde bulunan mahlûkları düşünerek ibret alanları sever. (Muhammed Hâdimî)
Tefekkür ::: Düşünme,fikretme,akıl erdirme;Bir konuda kişinin kendi kendine değerlendirmede bulunması.
Tefekkür :::
- Düşünme, düşünüş.
tefekkür ::: düşünme , kafa yorma , düşünmek
tefekkür ::: düşünme
tefekkür ::: kafa yorma
tefekkür ::: (a. i. fikr'den. c. : tefekkürât) düşünme, zihin yorma; düşünülme.
TEFEKKÜR :::