Çağdaş Sözlük

nesh ~ نسخ

Kamus-ı Türki - nesh ~ نسخ maddesi. Sayfa: 1460 - Sira: 9

نسخ nesh osmanlıca ne demek, نسخ anlamı.. Osmanlıca sözlükler kamus-ı türki şemsettin sami sözlüğünde نسخ nesh maddesi

nesh ~ نسخ güncel sözlüklerde anlamı:

NESH ::: Ist: Şer'i bir hükmü yine şer'i bir emirle kaldırmaktır. (İtikada ait olan ve zamanla değişmeyen hükümlerde nesih olmaz, bunlar sabit birer hakikattırlar.) * Bir şeyin aynını kopya etmek, aynını çoğaltmak. * İbtal etmek, hükümsüz bırakmak, değiştirmek. * Nakletmek, kaldırmak, bir şeyi zâil kılmak. (Güneşin, gölgeyi giderdiği gibi.)

Nesh ::: (a. i. c. : nüsûg) : bot. ağaçlara

Nesh ::: (a. i.) : 1) fesih ve lağvetme, kaldırma, hükümsüz bırakma. 2) Kur'ân-ı Kerîm'in sonda gelen bir âyetinin, önce gelmiş bir âyetteki hükmü değiştirmesi, kaldırması. 3) bir şeyin suretini, aynını çıkarma, bir şeyi kopye etme. (bkz : istinsah). 4) hoca İmâdüddîn-i Yakut-i Müs'tasa-mî'nin îcâdettiği yazı usulü, (bkz. : hatt-ı nesh).

nesh hurdası ::: g. s. bir yazı sitili.

nüsah ::: (a. i. nüsha'nın c.) : nüshalar. (bkz. : nüsha). Tekmîl-i nüsah etmek : medresede takîbedilmesi şart olan bütün dersleri okuyup bitirmek.

nesh ::: kaldırma, hükümsüz bırakma.

NESH ::: Peygamber efendimiz sallallahü aleyhi ve sellem Medîne-i münevvereye hicret ettikten sonra bir müddet Kudüs'teki Mescid-i Aksâ'ya yönelerek namaz kılmışlardı. Bu, Resûlullah'ın fiilî (işle ilgili) bir sünneti idi. Sonra bu sünnet, "(Ey Muhammed sallallahü aleyhi ve sellem!) Senin, yüzünü göğe doğru çevirdiğini görüyoruz. Bunun için seni hoşnud olduğun kıbleye çevireceğiz. Şimdi, yüzünü (Mekke-i mükerremedeki) Mescid-i haram (Kâbe) tarafına çevir. Nerede bulunursanız bulunun yüzünüzü o mescid tarafına çevirin." meâlindeki Bekara sûresinin yüz kırk dördüncü âyet-i kerîmesi ile nesh edilmiştir. (Fahreddîn Râzî)

Muhammed aleyhisselâm peygamberlerin aleyhimüsselâm sonuncusudur. O'nun dîni bütün dinleri nesh etmiştir. O'nun kitâbı, geçmiş kitabların en iyisidir. Önceki şerîatlerin (hak dinlerin) hepsini kendinde toplamıştır. O'nun şerîatı kıyâmete kadar bâkidir (devâm edecektir). Kimse tarafından değiştirilmiyecektir. Îsâ aleyhisselâm gökten inecek, O'nun şerîati (dîni) ile amel edecek, yâni O'nun ümmeti olacaktır. (İmâm-ı Rabbânî)

Nesh, Peygamber efendimiz sallallahü aleyhi ve sellem hayatta iken olur. Nesh, kıssalarda ve haberlerde olmaz. Fen bilgilerinde ve hesab ile bulunan bilgilerde de olmaz. Yalnız emir ve yasaklarda olur. Neshin şartı, nâsihin (hükmü kaldıranın) ya kitab (Kur'ân-ı kerîm) veya sünnet olması lâzımdır. İcmâ ile kıyâs, nâsih ve mensûh olamaz. Hanefîlere göre kitab kitab ile, sünnet sünnet ile, sünnet, kitab ile, kitab da mütevâtir veya meşhûr sünnet ile nesh edilmiş olabilir. (İbn-i Âbidîn)

Bir hükmün nâsih veya mensûh olduğu ya Peygamber efendimizin bildirmesi ile veya Eshâb-ı kirâmın açıkça bildirmesi ile veya iki müteâriz (birbirine aykırı) delîlin (âyet-i kerîmenin) nüzûl (inmesi) veya hadîs-i şerîflerde vürûd (gelme, buyrulma) târihleri ile veya hakkında icmâ vukû bulması ile bilinir. İctihâd ile bilinmez. (Molla Hüsrev, Hâdimî)

Allahü teâlâ kulları hakkında dilediği gibi tasarruf edebilir; kullarını bir zaman bir hükme, başka bir zaman da başka bir hükme tâbi tutabilir. Buna kimse îtirâz edemez. Allahü teâlâ, hikmet sâhibi ve kullarına çok merhâmetli olduğu için, kullarının fâideleri için bâzı hükümleri nesh edebilir. Zamânın değişmesi ile insanların maslahatları, faydalarına olan şeyler değişebileceği için, bâzı hükümlerde neshin meydana gelmesi aklen câizdir, mümkündür. Bu durum naklen de mümkündür ve olmuştur da. Nitekim, Âdem aleyhisselâm zamânında kız kardeşle evlenmek câiz iken, ondan sonra gelen şerîatlerde (hak dinlerde) bu husus nesh edilmiştir. Yine Yâkûb aleyhisselâm zamânında iki kız kardeşi bir erkeğin alması câiz iken, İslâmiyet bunu nesh etmiştir. (Fahreddîn Râzî, İmâm-ı Süyûtî)

nesh ::: bir şeyin aynını kopya etmek , aynını çoğaltmak , )

nüsah ::: nüshalar

nesh ::: ‬hükümsüz kılma

nesh ::: nesih yazı

nüsah ::: ‬nüshalar

nüsah ::: (a. i. nüsha'nın c.) nüshalar. (bkz. : nüsha). Tekmîl-i nüsah etmek : medresede takîbedilmesi şart olan bütün dersleri okuyup bitirmek.

NESH :::

Ist: Şer'i bir hükmü yine şer'i bir emirle kaldırmaktır. (İtikada ait olan ve zamanla değişmeyen hükümlerde nesih olmaz, bunlar sabit birer hakikattırlar.) * Bir şeyin aynını kopya etmek, aynını çoğaltmak. * İbtal etmek, hükümsüz bırakmak, değiştirmek. * Nakletmek, kaldırmak, bir şeyi zâil kılmak. (Güneşin, gölgeyi giderdiği gibi.)