Sultânî ~ سلطانی
Kamus-ı Türki - Sultânî ~ سلطانی maddesi. Sayfa: 732 - Sira: 20


سلطانی Sultânî osmanlıca ne demek, سلطانی anlamı.. Osmanlıca sözlükler kamus-ı türki şemsettin sami sözlüğünde سلطانی Sultânî maddesi
Sultânî ~ سلطانی güncel sözlüklerde anlamı:
Sultanî ::: (a. i.) : Mısır, Trablus, Tunus ve Cezayir darphânelerinde basılan Osmanlı altınları hakkında cralarca alem olmuş bir tâbir. sultanî cedîd : müz. Türk müziğinde bir mürekkep makamdır. Udî Cemil Ef. tarafından terkîbe-dilerek bir peşrev ile bir saz semaîsi bestelenmiş-tir. Şedaraban ile ferahnümâ makamlarının karışık olarak kullanılmasından ibarettir. Şederaban iie yegâh (re) perdesinde kalır (bu perde, ferahnü-mâ'nın da durağıdır). Güçlüler, birinci derecede -şedaraban güçlüsü olan- dügâh (lâ) ikinci derecede de -ferahnümânın güçlüsü olan- rast (sol) olur. Şederabanın "si" ve "mi" bakiyye bemolleri ile "fa" ve "do" bakiyye di
Sultani :::
- Sultanlara yaraşan veya sultanlarla ilgili
Örnek: Zevcesi, bu sultani, bu muhteşem gururuyla ne kadar güzeldi. P. Safa - Mısır, Trablus ve Cezayir darphanelerinde basılan Osmanlı altını.
- Çekirdeksiz bir tür üzüm.
- 1908'den sonra Osmanlı ülkelerinde, bugünkü lise dengi öğretim kurumu
Sultanî ::: (a. i.) Mısır, Trablus, Tunus ve Cezayir darphânelerinde basılan Osmanlı altınları hakkında cralarca alem olmuş bir tâbir. sultanî cedîd : müz. Türk müziğinde bir mürekkep makamdır. Udî Cemil Ef. tarafından terkîbe-dilerek bir peşrev ile bir saz semaîsi bestelenmiş-tir. Şedaraban ile ferahnümâ makamlarının karışık olarak kullanılmasından ibarettir. Şederaban iie yegâh (re) perdesinde kalır (bu perde, ferahnü-mâ'nın da durağıdır). Güçlüler, birinci derecede -şedaraban güçlüsü olan- dügâh (lâ) ikinci derecede de -ferahnümânın güçlüsü olan- rast (sol) olur. Şederabanın