Sâ'id ~ ساعد
Kamus-ı Türki - Sâ'id ~ ساعد maddesi. Sayfa: 699 - Sira: 17
ساعد Sâ'id osmanlıca ne demek, ساعد anlamı.. Osmanlıca sözlükler kamus-ı türki şemsettin sami sözlüğünde ساعد Sâ'id maddesi
Sâ'id ~ ساعد güncel sözlüklerde anlamı:
sâid ::: (a. i. c. : sevâid) : kolun dirsekle bilek arasındaki kısmı, (bkz. : mirfak). sâid-i billur : bembeyaz kol. sâid-i sîmîn : gümüş gibi kol.
SA'iD ::: Kur'ân-ı kerîmde meâlen buyruldu ki:
Sa'îd olanlara gelince, onlar Cennet'tedirler. (Hûd sûresi: 108)
Şakîler dünyâya sarılır, sa'îdler, bâkî olana (ebedî, sonsuz olan âhirete) sarılır. (Abdülhakîm Arvâsî)
Bir kimsenin sa'îd olmasının nişânı (alâmeti) şudur ki, Hak teâlâ hazretlerinin kazâ ve kaderine râzı olur. Şakî olmasının nişânı da şudur ki, kazâ ve kadere râzı olmayıp, bağırır, çağırır, çok ağlar, sızlar. (Süleymân bin Cezâ)
sâid ::: kol
sâid ::: bilek ile dirsek arası
sâid ::: (a. i. c. : sevâid) kolun dirsekle bilek arasındaki kısmı, (bkz. : mirfak). sâid-i billur : bembeyaz kol. sâid-i sîmîn : gümüş gibi kol.