Zelîl ~ ذلیل
Kamus-ı Türki - Zelîl ~ ذلیل maddesi. Sayfa: 649 - Sira: 10
ذلیل Zelîl osmanlıca ne demek, ذلیل anlamı.. Osmanlıca sözlükler kamus-ı türki şemsettin sami sözlüğünde ذلیل Zelîl maddesi
Zelîl ~ ذلیل güncel sözlüklerde anlamı:
ZELiL ::: Sürçüp düşen. * Yanılan.
ZELiL ::: Hor, hakir, alçak. Aşağı tutulan.
zelîl ::: alçak, düşük.
ZELiL ::: Kıyâmet günü, dünyâdaki kibir sâhibleri, küçük karınca gibi zelîl ve hakîr olarak kabirden çıkarılacaktır. Karınca gibi fakat insan şeklinde olacaklardır. Herkes bunları hakîr görecektir. (Hadîs-i şerîf-Berîka)
Nefsini azîz eden dînini yıkar. Nefsini zelîl eden kimse, dînini azîz eder. (Mücâhid bin Cebr)
İlmi azîz ederseniz, azîz olursunuz, zelîl ederseniz zelîl olursunuz. İlim, bir kimsenin yanına gitmez, ilmin ayağına gidilir. (İmâm-ı Mâlik)
Biz zelîl bir kavim idik. Allahü teâlâ bizi İslâm ile azîz eyledi. (Hazret-i Ömer)
Zelil :::
- Hor görülen, aşağı tutulan, aşağılanan
Örnek: Şımarık kantocu kim bilir hangi tesirler altında eski mütevazı, zelil, ahiretlik olmuştu. R. N. Güntekin
zelîl ::: alçak , düşkün , zavallı
zelil ::: hor , hakir , alçak
zelîl ::: düşkün
zelîl ::: zavallı
ZELİL :::